Çocukluk çağı kanserlerini nasıl fark edebiliriz? Liv Hospital Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tülin Tiraje Celkan konu hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Ebeveynler için çocukların sağlığı her zaman önceliklidir. Ancak bazı belirtiler, fark edilmediği takdirde ciddi hastalıkların habercisi olabilir. Ciltte nokta şeklinde kanamalar, sık morluklar, halsizlik, yorgunluk ve kemik ağıları, dikkat edilmesi gereken önemli belirtiler arasındadır. Çocukluk çağında kanser vakaları, yetişkinlere oranla oldukça nadir görülse de erken teşhisin önemi büyüktür.
Dünya genelinde ve Türkiye’de, her bir milyon çocuktan yaklaşık 110-150’sinde kanser vakası görülmektedir. Özellikle ilk beş yaş ve 10-15 yaş arasında bu hastalıklar daha sık ortaya çıkmaktadır. Kanser, gelişmiş ülkelerde çocuklarda en sık görülen ikinci ölüm nedeni olurken, Türkiye’de enfeksiyonlar, kazalar ve kalp hastalıklarından sonra dördüncü sırada yer almaktadır. Nüfusumuzun yüzde 26,3’ünü 0-14 yaş arası oluşturduğu düşünüldüğünde, her yıl 2.500 ila 3.000 yeni kanser vakasının ortaya çıkması beklenmektedir.
Çocuklarda en sık rastlanan kanser türü, lösemidir ve toplam vakaların yüzde 30’unu oluşturur. Lenf bezi kanserleri (Hodgkin ve Hodgkin dışı lenfoma) ikinci sırada gelirken, sinir sistemi tümörleri, nöroblastoma, Wilms tümörü ve yumuşak doku sarkomaları da yaygın görülen diğer tümörler arasındadır. Kemik, deri, göz ve karaciğer tümörleri ise nadir rastlanmaktadır. Genetik faktörler, çocukluk çağı kanserlerinde yetişkin kanserlerine göre daha büyük bir rol oynamaktadır.
Çocukluk çağı kanserleri hızlı çoğalma ve yayılma eğilimi gösterdiği için kemoterapi ve radyoterapiye duyarlıdır. Tedavide cerrahi, ilaç ve ışın tedavileri bir arada kullanılabilir. Radyoterapi, uzun vadeli yan etkileri nedeniyle daha dikkatli uygulanmaktadır. 1960’lı yıllarda lösemi vakalarının yalnızca yüzde 5’i iyileşirken, günümüzde bu oran yüzde 75-80’e kadar çıkmıştır.
Bu belirtilerden herhangi biri fark edildiğinde, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır. Tanı koymak için kan testleri, biyopsi ve görüntüleme yöntemleri kullanılabilir.
Kanser tedavisinde cerrahi yöntemler, tümör belirli bir bölgede sınırlı kaldığında tercih edilir. Ancak yayılmışsa öncelikle kemoterapi uygulanarak tümör küçültülmeye çalışılır. Kemoterapi süresi 6 ay ile 2 yıl arasında değişebilmektedir ve yan etkileri arasında halsizlik, bulantı, kusma, kemik ağıları ve geçici saç dökülmesi bulunur. Radyoterapi ise büyüyen vücutlarda olumsuz etkiler yaratabileceği için sınırlı kullanılır.
Tedavi sürecinde hijyen büyük önem taşır. Bağışıklığı baskılayan kemoterapi nedeniyle enfeksiyon riski artar ve bu dönemde çocukların okula gitmesi sakıncalı olabilir.
Erken teşhis ve doğru tedavi yaklaşımları ile çocukluk çağı kanserlerinin büyük bir kısmı başarıyla tedavi edilebilmektedir.