Lav ve kül kalıntılarının ortaya çıkardığı doğal güzelliğiyle Kapadokya’yı bir de sonbaharda keşfetmeye ne dersiniz? Online otobüs, uçak, feribot biletlerini, araç kiralama hizmetini ve otel rezervasyonunu tek çatı altında buluşturan seyahat platformu Obilet.com, dünyanın en eşsiz doğal oluşumlarına ev sahipliği yapan Kapadokya’da mutlaka görülmesi gereken yerleri derledi.
İnsanları alıp bambaşka bir dünyaya götüren her yaştan insanın mutlaka gidip görmesi gereken ve dillere destan güzelliği ile bilinen Kapadokya, sonbaharda bir başka güzel. Kapadokya’da gezilmesi gereken ve zaman geçirilmesi gereken yerleri kapsayan bir gezi rehberi paylaşan Obilet.com, Kapadokya’yı yeniden keşfe davet ediyor.
Hayal Vadisi olarak da bilinen Devrent Vadisi, Kapadokya tanıtımlarında sıkça kullanılan ve deveye benzeyen peribacası ile ünlü. Kapadokya’da her peribacası çok özel ancak bu vadide bulunan peribacalarının şekilleri çok daha dikkat çekici. Vadi, Avanos’a 15 dakika uzaklıkta bulunuyor. Bu vadiyi görmek içinse özel araç ya da taksiye ihtiyacınız var çünkü buraya gelen toplu ulaşım aracı yok.
Peribacalarının net bir şekilde görülmesi nedeniyle en çok tercih edilen yerlerden biri olan Güllüdere Vadisi’nde pek çok kilise ve manastır bulunuyor. Yürüyerek tüm vadiyi gezebilirsiniz çünkü bu vadi dağ yürüyüşleri için biçilmiş kaftan. Çavuşin Köyü ve Göreme arasında kalan bu muhteşem vadi sabahın ilk ışıklarından itibaren sahip olduğu güzellikleri sergilemeye başlıyor.
4. yüzyılda başlayan yerleşim ile yeşilin her tonunun gözlemlenebildiği Ihlara Vadisi, kayalara oyulan kiliseleri ve kendine has doğal oluşumları ile oldukça ünlü bir yer. Aksaray il sınırları içerisinde yer alan Ihlara Vadisi, Kapadokya seyahatinde de mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Ihlara Vadisi’ne gezi için bir gününüzü ayırabilirsiniz. Burada Ağaç Altı Kilisesi, Sümbüllü Kilise, Kırk Dam Altı Kilise ve Yılanlı Kilise’yi görmeden dönmeyin. Ihlara Vadisi’ne Müze Kart ile girmek mümkün, bunun dışında Ihlara Vadisi giriş ücreti ise 90 TL.
Ürgüp’ü yukarıdan izleme fırsatı veren Temenni Tepesi 1288 yılında yapılmış. Erciyes’e kadar görüş sağlayan manzarası ile Ürgüp’ün önemli ziyaret yerlerinin başında gelen Temenni Tepesi konumu dolayısıyla büyük ilgi görüyor. Temenni Tepesi’nde iki adet kümbet var. Girişte bulunan kümbetten türbe insanların dilek diledikleri, bunu yaparken de farklı bezler bağladıkları bir yer. Tepenin temenni ismini alması da buradan geliyor. Temenni Tepesi’ne çıktığınızda orta kısımda kalan kümbete de mutlaka uğrayın. Burada Tahsin Ağa Halk Kütüphanesi bulunuyor. Her ne kadar şehir merkezine taşınsa da burada da kalan eserler var.
Kapadokya’nın göz bebeği yerlerden biri olan Göreme Açık Hava Müzesi her yıl birçok kişi tarafından ziyaret ediliyor. Bölgede yaklaşık 360 tane kilise var ve bu kiliselerin korunmasına çok dikkat ediliyor. Doğal oluşumların arasından sıyrılıp, Göreme’nin en ilgi çekici noktalarını burada görebilirsiniz.
Göreme Açık Hava müzesi kartsız giriş ücreti 150 TL. Açıkhava Müzesi girişlerinde Müze Kart geçerli, Karanlık Kilise giriş ücreti ise 50 TL.
Çömlekçiler çarşısına geldiğinizde mutlaka uğramanız gereken Saç Müzesi, dünyanın en garip müzesi olarak anılıyor. 16.000’den fazla kadının saç tutamları ile çevrili bu müzenin oldukça romantik bir hikayesi de var. Fransız bir kadın severek gezdiği çömlekçi dükkanına gitmeden hatıra olsun diye bir tutam saçını bırakıyor ve bundan sonra gelen her kadın aynı harekete devam ediyor. Müzede fotoğraf çekmek yasak.
8 kattan oluşan ve 5000 kişilik olan bu yer altı şehrinin sadece ilk 4 katı gezilebiliyor. Erzak kuyuları, su depoları, salonları ve daha pek çok alanı ile görkemli bir yer altı şehri. Yer altı şehrine geldiğinizde ilk katında erken döneme ait izleri görebilirsiniz. Gizemli bir dünyanın kapılarını aralayan bu yeraltı şehrinde gördüklerinizden sonra tarihe merak sarmanız mümkün. Kaymaklı Yer Altı Şehri, kartsız giriş ücreti 100 TL. Müze Kart burada da geçerli.
Sonbaharda Kapadokya’da gezilecek daha fazla yer için https://blog.obilet.com/kapadokya-gezi-rehberi/ adresini ziyaret edebilirsiniz.
Dağ yürüyüşleri için Gülledere Vadisi yazısı ilk önce Gezi Bülteni üzerinde ortaya çıktı.