Gürcistan gezilecek yerler konusunda özellikle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının öncelikli tercihleri arasında bulunan bir ülkedir. Bunun başlıca sebebi ise Gürcistan’ın coğrafi olarak Türkiye’ye çok yakın olmasıdır. Yurdumuzun kuzeydoğu sınırında bulunan bu ülke, vize süreçleri konusunda da Türkiye vatandaşlarına kolaylık sağlamaktadır. Çünkü Gürcistan, Türkiye’den vizesiz gidilebilen ülkeler arasındadır.
Gürcistan, Kafkas ülkelerinden birisi olmakla beraber yüzölçümü son derece küçüktür. Yaklaşık olarak 69.700 kilometrekarelik bu ülkenin nüfusu 2020 tahminlerine göre 3.700.000’in üzerine çıkmış durumdadır. Gürcistan, maddi şartların çok iyi ya da çok kötü olmadığı bir ülkedir. Ayrıca verimli topraklara sahip bir ülke olmasından dolayı günümüz Gürcistan’ının tarihi milattan önce 12. yüzyıla kadar uzanır.
Tarıma son derece elverişli olan sulak arazilerden meydana gelen Gürcistan topraklarında ilk kurulan devlet Diaohi’dir. Diaohi, tam olarak devlet sayılmayan bir kabileler federasyonu olarak varlığını sürdürmüştür. Milattan önce 12. yüzyıl ile milattan önce sekizinci yüzyıl arasında Gürcistan’a hükmeden bu idare, söz konusu topraklarda görülmüş olan ilk devlet düzenini kurmuştur.
Ayrıca Gürcistan’ın dini Ortodoks Hristiyanlıktır. Ülkede sayıları az olmayan Azerbaycan Türklerinden dolayı İslamiyet’in de yaygın olduğunu söylemek mümkündür. Gürcistan’ın para birimi olan Lari, 1 Haziran 2021 tarihi itibariyle birim olarak yaklaşık 2.60 Türk Lirası’na denk gelmektedir.
Narikala Kalesi, kelime olarak “küçük kale” anlamına gelen “nari” ve “kala” kelimelerinden türemiş bir ada sahiptir. Bu kalenin yaklaşık olarak 4. yüzyılda, İran kökenli Sasani İmparatorluğu tarafından inşa edildiği düşünülür.
Pek büyük bir kale olmamak ile birlikte mimari açıdan da Kafkasya bölgesindeki diğer kalelerden pek farklı değildir. Fakat söz konusu kale, Gürcistan’ın başkenti olan Tiflis’i tepe bir noktadan görmesinden dolayı büyük bir üne sahip olmuştur. Eğer ki ziyaret ettiğiniz ülkenin başkentini en yalın hali ile görmek isterseniz, öncelikli olarak Narikala’ya uğramanız önerilir.
Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te yer alan bu müze, ülkenin tarihi hakkında bilgi sahibi olunabilecek en doğru adrestir. Milattan önce 2000’li yılların başından milattan sonra yirminci yüzyıla kadar olan zamana dair pek çok önemli eser burada mevcuttur. Gürcistan gezilecek yerler sıralamasına burayı dahil eden pek çok ziyaretçi, özellikle müzedeki insan kafataslarından etkilenmektedir.
Birbirinden farklı fizyolojik özelliklere ve görünümlere sahip olan insan kafatasları, Gürcistan bölgesinde yaşamış olan insan topluluklarının ne kadar çok olduğunu ispatlar niteliktedir. Geçmiş yüzyıllara ait gündelik eşyalar, askeri malzemeler, kıyafetler, sanat eserleri ve daha pek çok ürün bu müzede sergilenmektedir. Gürcistan’a gelmişken burayı ziyaret etmeden dönmek yanlış bir karar olabilir.
Uzunluğu 1.515 kilometrekare civarındaki Mtkvari Nehri’ne hakim bir tepe üzerine inşa edilmiş olan Metekhi Katedrali, Gürcistan’ın tarihi dokusunu en fazla yansıtan ziyaret alanı olarak kabul edilebilir. Yapım tarihi kesin olarak bilinemeyen fakat 12 – 15. yüzyıllar arasında inşa edildiği düşünülen bu küçük katedral, tarihi yapı fotoğrafçılığının dünya çapında en önemli merkezlerinden birisidir.
Pek çok Avrupalı turistin Gürcistan gezilecek yerler listesinde bulunmaya devam eden Metekhi katedrali, aynı zamanda Gürcü mimarisine dair önemli izler yansıtır. Bu taş yapı, Avrupa medeniyetlerine ait olan katedrallere hiç benzemediği gibi pek çoğundan daha sağlam bir şekilde varlığını sürdürmeyi başarmıştır.
Batum Botanik Bahçesi, Kafkasya’nın en ünlü botanik bahçelerinden bir tanesidir. Burada, pek çok bitki türünü yakından görmek ve devasa bahçeler içerisinde huzurlu yürüyüşler yapmak mümkündür. Yabancı ziyaretçilerin Batum’da ilk ziyaret ettiği yer çoğunlukla burasıdır. Ayrıca Batum Botanik Bahçesi’nin geçmişi çok eskiye dayanır. Bu sebeple dünya botanik tarihi açısından önemli bir yere sahip olduğu rahatlıkla söylenebilir.
Söz konusu bahçe, Rus botanik bilimci Andrey Krasnov tarafından 1880’lerde kurulmaya başlamıştır. Rus bilim adamının çalışmaları daha sonraki yıllarda onun yardımcıları tarafından devam ettirildiğinden, burası 1912’ye kadar bölgenin en zengin bahçesi haline gelmiştir.
Ayrıca Krasnov 1880’lerden, vefat edeceği 1914 yılına kadar tüm çabasını bu bahçeyi zenginleştirmek için harcamıştır. 100 yılı aşkın bir süredir ziyarete açık olan Batum Botanik Bahçesi, Gürcistan gezilecek yerler sıralamasında mutlaka bulunması gereken doğal bir bölgedir.
Gürcistan Gezilecek Yerler yazısı ilk önce Gezi Bülteni üzerinde ortaya çıktı.
